Türk yatırımcılar, güvenli pazarlara yöneliyor

Türk şirketleri, küresel ekonomik ve jeopolitik zorluklara rağmen yurt dışı yatırımlarını artırmaya devam ediyor. 2023 yılında yapılan yatırımların büyük kısmı hizmetler sektörüne yönelirken, Hollanda en çok yatırım yapılan ülke oldu. Türk yatırımcılar, coğrafi yakınlık, pazar büyüklüğü ve politik istikrar gibi faktörlere dayanarak Avrupa ve ABD gibi güvenli pazarlara yöneliyor. 2025'te stratejik sektörlere yönelik yatırımların artırılması hedefleniyor.

 

 

Türk şirketlerinin yurt dışı yatırımları, coğrafi yakınlık, pazar büyüklüğü ve politik istikrar gibi faktörler doğrultusunda hızla artmaya devam ediyor. Özellikle Avrupa ve ABD gibi güvenli pazarlar, Türk yatırımcılarının tercih ettiği bölgeler arasında başı çekiyor. 2023 yılında Türk firmalarının yurt dışındaki yatırımları yüzde 6 oranında bir artış göstererek toplamda 2146 yatırım gerçekleştirdi. DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, 2025 yılında küresel yatırım trendlerini takip ederek özellikle stratejik sektörlerdeki yatırımlarını artırmayı hedeflediklerini belirtti.

 

DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan

 

 

Hizmetler sektörü yatırımların yüzde 82'sini oluşturuyor

 

Kazan, Türkiye'nin yurt dışındaki yatırımlarının büyük bir kısmının hizmet sektörüne yöneldiğini vurguladı. Yatırımların yüzde 82'si hizmet sektörüne yapılırken, geri kalan yüzde 18'lik dilim sanayi sektöründe yer alıyor. Hizmetler sektörü içerisinde bankacılık ve finans sektörü, yapılan yatırımların yüzde 67,5’lik kısmını oluşturuyor. Coğrafi olarak bakıldığında ise yatırımların büyük ölçüde Avrupa ülkelerine yöneldiği görülüyor. Avrupa, yatırımların yaklaşık yüzde 65’ini kapsıyor.

 

 

Güvenli pazarlar öne çıkıyor

 

Türk firmalarının yurt dışı yatırımlarında güvenli pazarlar önemli bir yer tutuyor. Coğrafi yakınlık, pazar büyüklüğü ve politik istikrar gibi kriterlerle Türk şirketleri, Avrupa ve ABD gibi bölgelerdeki yatırım fırsatlarını değerlendiriyor. Özellikle Doğu Avrupa ülkeleri, düşük kurumlar vergisi, işçilik maliyetleri ve Avrupa Birliği pazarlarına erişim imkânları sayesinde cazip bölgeler arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra Orta Doğu ve Afrika gibi bölgeler de Türk yatırımcılarının ilgisini çeken diğer alanlar arasında bulunuyor.

 

DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan

 

 

 

Stratejik sektörlere yatırım artışı

 

2025 yılı itibarıyla Türk şirketlerinin yurt dışı yatırımlarını artırmayı hedeflediğini belirten Kazan, özellikle yenilenebilir enerji, dijital teknoloji ve sağlık sektörlerinde iş birliği fırsatları arandığını söyledi. Avrupa Birliği ülkeleri, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve ABD gibi ülkeler, Türk şirketlerinin odağında yer alacak.

 

 

Hollanda, Türk yatırımlarının lider ülkesi

 

Türk şirketlerinin en çok yatırım yaptığı ülke ise Hollanda oldu. Hollanda, coğrafi konumu, lojistik avantajları, sektörel çeşitliliği ve inovasyon kapasitesiyle dikkat çekerken, iki ülke arasındaki vergi avantajları da önemli bir tercih sebebi oluşturuyor. Kazan, Hollanda'ya yapılan yatırımların, tüm dünyaya yapılan toplam yatırımların yaklaşık dörtte birine ulaştığını belirtti. Ayrıca 2023 yılı itibarıyla, en çok yatırım yapılan diğer ülkeler arasında Azerbaycan, Birleşik Krallık, Almanya, Malta, Lüksemburg, ABD, İsviçre, İtalya ve İspanya da bulunuyor.

 

 

Yatırımların sektörel dağılımı

 

2023 yılında en fazla yatırım yapılan sektörler arasında Finans ve Sigorta Faaliyetleri, Ulaştırma ve Depolama, Gıda, İçecek ve Tütün Ürünleri İmalatı, İnsan Sağlığı ve Sosyal Hizmet Faaliyetleri, Bilgi ve İletişim, Kimyasal Madde ve Ürünlerin İmalatı, Toptan ve Perakende Ticaret, Ana Metal Sanayi, İnşaat ve Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı yer alıyor.

 

Yatırım zorlukları ve devlet desteği

 

Yurt dışındaki yatırımların artmasına rağmen, Türk firmaları çeşitli zorluklarla karşılaşıyor. Kazan, bu zorluklar arasında hedef ülkelerde yeterli insan kaynağı bulma, yerel regülasyonlar hakkında bilgi eksiklikleri, iş kültüründeki farklılıklar, pazar içgörü eksikliği, finansmana erişim gibi unsurların öne çıktığını belirtti. Ancak Ticaret Bakanlığı'nın hazırlamış olduğu çalışmalar ve artan devlet desteklerinin bu zorlukların aşılmasında önemli bir rol oynadığını ifade etti. Ayrıca Ticaret Bakanlığı'nın internet sitesinde her ülkeye dair ayrıntılı bilgilere ulaşılabildiğini de vurguladı.

Türk şirketlerinin, küresel ekonomik ve jeopolitik zorluklara rağmen, yurt dışındaki yatırımlarını sürdürmeleri ve stratejik sektörlerdeki fırsatları değerlendirmeleri, Türkiye'nin uluslararası alandaki ekonomik gücünü artırmaya devam edecektir.